2019 yılında turist sayısı ve gelirlerde yeni rekorlara imza atan turizm sektörü, bu yıl Türk operatörlerin de katkısı ile yüzde 20’ye varan oranda büyüme beklese de yüksek kredi borçları konaklama tarafında yeni satış ve el değiştirmeleri işaretler ediyor.
Özellikle yurt dışında art arda büyük satın alma operasyonlarına imza atan Türk tur operatörlerinin 2020 hedeflerine büyük katkı sağlaması beklenirken, sektörün 2020 için önündeki en büyük sınavın 3 yılda yüzde 2.5'lerden yüzde 7'lere çıkan takipteki kredi borçları ve yeniden yapılandırma süreçleri olması bekleniyor.
Bu yıl için gelirlerde yüzde 10-20 arasında bir büyüme beklenmesine rağmen sektörde el değiştirmelerin de hızlanacağına dikkat çeken Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği (TTYD) Başkanı Oya Narin devalüasyonun gelirlerde artış sağlamasına rağmen maliyetlerin döviz üzerinden olduğunu ve burada bir artış olduğunu söyledi. Buna paralel olarak döviz kredilerindeki kur farkının bilançolara yansıması olacağını söyleyen Narin birkaç yıl öncesine kadar bankacılık sektörünün en memnun olduğu sektörlerden birinin turizm sektörü olduğunu ancak son 3 yılda takipteki kredi oranlarının yüzde 2.5'ten yüzde 7'ye yükselmesinin yatırımları etkileyeceğini belirtti.
Narin ''Ben bu durumun çözüleceğini düşünüyorum. Turizm sektörünün yapısını iyi anlamak lazım. Sektöre sermaye yoğun bir yapı hakim. Bu yatırımın geri dönüşü dünya standartlarında tesisler yaptığınızda 12-16 yıl arasında. Eskiden 20-30 milyona bir otel yapabilirken şimdi çarpıp bölüp bunu 70 milyonun altına nasıl indirebiliriz diye bakıyoruz. Bugün ürünlerin maliyeti yüksek, geri dönüşü uzun. Yatırım ortamı için iştahlı bir döneme girilebilir. Fazla sermayesi olan yatırımcının kolay yatırım yapabileceği bir dönem olacak. Türkiye'de çok büyük bir büyüme olacağı için yatırımcı açısından geri dönüşü yüksek bir sektör. Antalya'da belli tahsisler açılırsa yatırım olabilir. İstanbul biraz daha hareketli olur. Yeni dönemde markalaşmanın önemi artacaktır. Daha fazla yatırımcı şemsiye markaları altında hareket etmek ve gelirlerini artırmak isteyecektir. Bunlar Türk zincirleri ve yeni markalar olabilir.'' ifadelerini kullandı.
2020'de farklı çıkışların olduğunu ve yüzde 20'ye kadar büyüme bekleyen oyuncuların olduğuna değinen Narin şu ifadeleri kullandı:
''Yüzde 10-20 arasında bir banda oturacaktır bu rakam. Bizim için değişik bir yıl olacak çünkü Türk yatırımcıların daha çok uluslararası piyasalarda tur operasyonlarında da aktif olduğu bir döneme giriyoruz. Özellikle Rus pazarında Türk tur operatörlerine çok şey borçluyuz. Türk turizminin çehresi değişti. Şimdi bu operatörler Almanya ve İngiltere'de konuşlandı. Bunun getireceği farkı göreceğiz. Bunlar gelirleri artıracak başlıklar olacak.''
Özellikle yurt dışında art arda büyük satın alma operasyonlarına imza atan Türk tur operatörlerinin 2020 hedeflerine büyük katkı sağlaması beklenirken, sektörün 2020 için önündeki en büyük sınavın 3 yılda yüzde 2.5'lerden yüzde 7'lere çıkan takipteki kredi borçları ve yeniden yapılandırma süreçleri olması bekleniyor.
Bu yıl için gelirlerde yüzde 10-20 arasında bir büyüme beklenmesine rağmen sektörde el değiştirmelerin de hızlanacağına dikkat çeken Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği (TTYD) Başkanı Oya Narin devalüasyonun gelirlerde artış sağlamasına rağmen maliyetlerin döviz üzerinden olduğunu ve burada bir artış olduğunu söyledi. Buna paralel olarak döviz kredilerindeki kur farkının bilançolara yansıması olacağını söyleyen Narin birkaç yıl öncesine kadar bankacılık sektörünün en memnun olduğu sektörlerden birinin turizm sektörü olduğunu ancak son 3 yılda takipteki kredi oranlarının yüzde 2.5'ten yüzde 7'ye yükselmesinin yatırımları etkileyeceğini belirtti.
Narin ''Ben bu durumun çözüleceğini düşünüyorum. Turizm sektörünün yapısını iyi anlamak lazım. Sektöre sermaye yoğun bir yapı hakim. Bu yatırımın geri dönüşü dünya standartlarında tesisler yaptığınızda 12-16 yıl arasında. Eskiden 20-30 milyona bir otel yapabilirken şimdi çarpıp bölüp bunu 70 milyonun altına nasıl indirebiliriz diye bakıyoruz. Bugün ürünlerin maliyeti yüksek, geri dönüşü uzun. Yatırım ortamı için iştahlı bir döneme girilebilir. Fazla sermayesi olan yatırımcının kolay yatırım yapabileceği bir dönem olacak. Türkiye'de çok büyük bir büyüme olacağı için yatırımcı açısından geri dönüşü yüksek bir sektör. Antalya'da belli tahsisler açılırsa yatırım olabilir. İstanbul biraz daha hareketli olur. Yeni dönemde markalaşmanın önemi artacaktır. Daha fazla yatırımcı şemsiye markaları altında hareket etmek ve gelirlerini artırmak isteyecektir. Bunlar Türk zincirleri ve yeni markalar olabilir.'' ifadelerini kullandı.
2020'de farklı çıkışların olduğunu ve yüzde 20'ye kadar büyüme bekleyen oyuncuların olduğuna değinen Narin şu ifadeleri kullandı:
''Yüzde 10-20 arasında bir banda oturacaktır bu rakam. Bizim için değişik bir yıl olacak çünkü Türk yatırımcıların daha çok uluslararası piyasalarda tur operasyonlarında da aktif olduğu bir döneme giriyoruz. Özellikle Rus pazarında Türk tur operatörlerine çok şey borçluyuz. Türk turizminin çehresi değişti. Şimdi bu operatörler Almanya ve İngiltere'de konuşlandı. Bunun getireceği farkı göreceğiz. Bunlar gelirleri artıracak başlıklar olacak.''