Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB), Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy'un katıldığı bir televizyon programında 1618 sayılı TÜRSAB yasasıyla ilgili sözlerine yazılı açıklamayla cevap verdi.
Bakanı Ersoy FOX TV'de katıldığı canlı yayında Bakanlıkta bekleyen 1618 sayılı Seyahat Acentaları Birliği Yasası ile ilgili ağır eleştirilerde bulunmuş, yasa taslağını tekelci olarak değerlendirmiş ve topluma aykırı gelen saçma birçok madde içerdiğini söylemişti.
TÜRSAB tarafından Bakan Ersoy'un sözlerine yazılı bir açıklama ile cevao verildi.
''Özel kanunla 1972 yılında kurulmuş, Anayasamızda tanımlanan kamu kurumu niteliğinde meslek örgütü olan Türkiye Seyahat Acentaları Birliği olarak Sayın Bakanımızın bir televizyon programında dile getirdiği ve turizm sektörünün gündeminde yer bulan bazı hususlara açıklık getirmek zorunluluğu hasıl olmuştur.
Sayın Bakanımız Mehmet Nuri Ersoy, 8 Ekim 2019 günü katıldığı Fox Tv’de yayınlanan “İsmail Küçükkaya ile Çalar Saat” programında seyahat acentalarının merakla yasalaşmasını beklediği yeni Seyahat Acentaları ve Seyahat Acentaları Birliği Kanun Taslağı hakkında; “taslağın seyahat acentalarının bilgisi olmadan hazırlandığı, hatta yönetim kurulu üyelerinin dahi bilgisinin olmadığı, seyahat acentalarının üye olduğu derneklerle paylaşılmadığı” ile “seyahat acentaları açısından tekelci hükümler içerdiği, taslak yasalaşırsa bankaların mil programlarının bir gecede sona erdirilmek zorunda kalacağını” ifade etmiştir.
Sayın Bakanımızın açıklamalarında yer alan hususlarda, sehven olduğuna inandığımız, yoğun ve gergin tempoda unuttuğunu düşündüğümüz yanılgılar mevcuttur. Açıklamada yer alan ifadelerin düzeltilmemesi halinde Türkiye Seyahat Acentaları Birliği Yönetim Kurulunun yaptığı çalışmalarla ilgili ciddi ithamlar içermesi söz konusudur. Bu itibarla televizyon ekranlarından yapılan açıklamalar ile ilgili kamuoyuna bazı bilgileri vermek gereği doğmuştur. Böylece hem kamuoyunu aydınlatmak hem de kendisinin sehven olduğuna inandığımız ifadelerinin düzeltilmesine imkân sağlamak amacıyla aşağıdaki bilgileri değerli kamuoyu ile paylaşıyoruz.
KANUN TASLAĞI TÜRSAB VE BAKANLIK İŞ BİRLİĞİ İLE HAZIRLANMIŞTIR
Bakanlığımızda yasalaşması beklenen yeni Seyahat Acentaları ve Seyahat Acentaları Birliği Kanun Taslağı, Birliğimiz Hukuk Müşaviri, bazı yönetim kurulu üyeleri ve Bakanlığımızın Genel Müdür, Genel Müdür Yardımcısı, Daire Başkanı, Şef ve Danışman niteliğinde kadroları ile birlikte, ilki Eylül 2018’de olmak üzere; Şubat 2019’a kadar süren, her biri 8-10 saatlik 20’den fazla toplantı sonucu oluşmuştur. Bu hususun görmezden gelinmesi, hepsi kayıt altındaki bu çalışmalara katılan, hafta sonlarını bu çalışma için feda eden, gece yarılarına kadar Bakanlıkta taslağa katkı sunmak için gayret eden Bakanlığımızın Değerli Kadrolarına haksızlık etmek olacaktır.
Bakanlığımızın Değerli Yönetici Bürokratları ile birlikte yapılan çalışmalarda çeşitli Bakanlıklar ziyaret edilmiş, görüşleri alınmış, yapılan tüm çalışmalar büyük bir iş birliği içinde ve kayıt altında paylaşılmıştır. Ortaya konulan taslak, çalışmaya katılanların tamamınca benimsenen görüşler çerçevesinde oluşmuştur. Burada bir kez daha vurgulamak gerekirse, Bakanlığımızın en az beş, zaman zaman altı, yedi kişiyle katıldığı çalışmalarda ortaya çıkan taslak, televizyon ekranlarından belirtildiği gibi, TÜRSAB tarafından hazırlanmış bir taslak değil, ağırlıklı olarak Bakanlık Bürokratlarının yer aldığı çalışma grubunun hazırladığı taslaktır.
Bir hususu daha belirtmemek Sayın Bakanımıza haksızlık olacaktır: Kanun Taslağı ile ilgili çalışma grubu kendisinin talimatı ile oluşturulmuş ve çalışmalar kendisinin bilgisi dahilinde gerçekleşmiştir. Hatta zaman zaman taslakta yer alan hususlarla ilgili kendisi de eleştiri ve önerileri ile katkıda bulunmuştur.
KANUN TASLAĞI BİZZAT SAYIN BAKAN TARAFINDAN DERNEKLER DAHİL SEKTÖRE BEŞ AYRI TOPLANTIDA SUNULMUŞ VE TARTIŞILMIŞTIR
Kanun taslağı ile ilgili olarak Sayın Bakanımızın düzenlediği, toplantıya katılacakları belirlediği ve bizzat yönettiği biri Antalya’da, diğerleri İstanbul’da olmak üzere 5 toplantı gerçekleştirilmiş, bu toplantılarda Bakanlığımız yetkilileri kanun taslağını katılımcılara sunmuştur. Bu toplantılara, üye sayılarına ve çalışma alanlarına dahi bakılmaksızın sektördeki tüm dernek yöneticileri davet edilmiş, davet edilen dernekler birden çok kişi ile katılım göstermiştir.
Yapılan sunum ve ardından gerçekleşen tartışmalarda çok küçük bir iki husus dışında taslağın bir an önce yasalaşması temennisi herkes tarafından dile getirilmiştir. Bu toplantıların tamamında sunulan taslak katılımcılarca beğenilmiş, çalışmalar takdir edilmiş ve Bakanımız bu taslağın Haziran 2019’dan önce yasalaşacağı sözünü katılımcılara bizzat vermiştir.
KANUN TASLAĞI TÜRSAB TV DAHİL BİRÇOK MECRADA SEYAHAT ACENTALARINA SUNULMUŞTUR
Kanun taslağının içerdiği esaslar, taslakta yer alan düzenlemeler çeşitli mecralarda; toplantılarda, BTK üyeleri ve İhtisas Bakanlıkları ile TÜRSAB TV programlarında ise tüm kamuoyu ile paylaşılmış olup bu kayıtlar halen erişilebilir olarak Birliğimizin kamuoyuna açık arşivlerinde yer almaktadır.
Kanun taslağının metin olarak paylaşılmaması ise bizzat kendisinin önerisi ve tercihi olarak uygulanmıştır. Metin üzerinde doğacak tartışmaların taslağın yasalaşmasının önünde engel olacağını kendisi de yukarıda belirtilen toplantılarda katılımcılara bizzat ifade etmiştir. Kaldı ki Bakanlığımızın Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı ile ilgili çalışmasında kanun metninin sektör tarafından TBMM’ne sevk sonrasında öğrenildiği düşünüldüğünde Bakanlık nezdindeki taslakların paylaşılmamasının bizzat kendi iradesinin sonucu olduğu açıktır.
Görüldüğü üzere; Seyahat Acentaları ve Seyahat Acentaları Birliği Kanun Taslağı Sayın Bakanın ifade ettiği gibi TÜRSAB tarafından hazırlanarak Bakanlığa teslim edilen, kimsenin haberdar olmadığı bir çalışma değil, tam tersine Birliğimiz ile Bakanlık tarafından yoğun ve uzun bir çalışma ve iş birliği içinde hazırlanan, hatta bizzat kendisinin de katkılarını esirgemediği bir taslaktır. Öte yandan taslağın seyahat acentalarının bilgisi dışında hazırlandığı ve halen bilinmediği yönündeki ifadenin de hatalı olduğu açıktır. Bu itibarla sehven olduğuna inandığımız, gerçeği yansıtmayan ifadelerin düzeltilmesini umuyoruz.
KANUN TASLAĞINDA HAKSIZ VE HUKUKA AYKIRI HÜKÜMLER YER ALMAMAKTADIR
Televizyondan ifade edilen, taslakla ilgili “tekelci hükümler içeriyor” ifadesi de maalesef yine şanssız bir ifade olmuştur. Kendisi de iç turizm alanında seyahat acentalığı meslek erbabı olan Sayın Bakanımızın yoğun çalışma temposu içinde seyahat acentacılığından uzak kalması, diğer seyahat acentalarının yaşadığı sıkıntıları yaşamıyor olması nedeniyle olsa gerek, mesleğimize bakış açısında da sorun oluşmuştur. Seyahat acentacılığı faaliyeti, Sayın Bakanımız döneminde yürürlüğe giren Seyahat Acentaları Birliği Yönetmeliğinde tanımlandığı üzere; mesleki ticari işletme faaliyetidir. TÜRSAB, kanunla tanımlanmış bir mesleği ifa etme hakkına sahip olan seyahat acentalarını temsil eden ve Anayasada ifade edilen meslek örgütüdür. Bilindiği gibi, her meslek, kamu güvenliği için meslek erbaplarınca ifa edilir. Yani mesleki faaliyetlerde meslek erbapları açısından münhasırlık söz konusudur. Mesleki faaliyetleri seyahat acentası olmayan kişi ve kuruluşların yapmasının engellenmesinin “tekelcilik” olarak bizzat Bakan tarafından nitelemesi, kendisinin yoğunluk ve yorgunluktan kaynaklanan hatalı ifadesi olduğuna inanıyoruz. Bankaların seyahat acentacılığı yapmaları ya da ayrıcalıklı durumlarını kullanarak seyahat acentaları arasında haksız rekabete neden olan uygulamalarını korumak en son Kültür ve Turizm Bakanı’nın görevi olmalıdır.
Kanun taslağı, Bakanlığımız tarafından tüm ilgili Bakanlık ve kurumlara gönderilmiş, Bakanlıklardan taslağa ilişkin görüşler toplanmıştır. Bu görüşlerin içinde “tekelcilik” anlamında bir görüş ya da eleştiri mevcut değildir. Ayrıca kanunun seyahat acentaları ve tüm turizm sektöründe tekelleşmeye karşı hükümler taşıması Birliğimizin görüşlerine uygun olup, mevcut ticari tekelleşmeyle mücadele edilmesi gerekmektedir düşüncesindeyiz.
Yaşanan Thomas Cook olayında da görüldüğü üzere; olası başka iflaslarda yaşanabilecek sıkıntıları aşmak için, Türk tüketicilerin benzeri durumlarda sorun yaşamamaları için kanun taslağında yer alan düzenlemelere ihtiyaç, aciliyet kazanmıştır. Bu kadar önemli bir durum varken ve Thomas Cook olayında ülkemiz turizmcilerinin gördüğü zararlar konusunda da hatalı değerlendirmeler ve kararlar ortada iken Bakanlığın turizmcileri bırakıp bankaların çıkarlarının zedelenme ihtimali için kanunu bekletmesinin takdiri kamuoyunundur.
Sayın Bakanımızın ifade ettiği ve Birliğimizi itham edecek nitelikteki hatalı açıklamaların düzeltileceğine inanıyor, durumu kamuoyunun bilgisine sunuyoruz..
Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB)
Bakanı Ersoy FOX TV'de katıldığı canlı yayında Bakanlıkta bekleyen 1618 sayılı Seyahat Acentaları Birliği Yasası ile ilgili ağır eleştirilerde bulunmuş, yasa taslağını tekelci olarak değerlendirmiş ve topluma aykırı gelen saçma birçok madde içerdiğini söylemişti.
TÜRSAB tarafından Bakan Ersoy'un sözlerine yazılı bir açıklama ile cevao verildi.
TÜRSAB tarafından yapılan açıklama şu şekilde:
''Özel kanunla 1972 yılında kurulmuş, Anayasamızda tanımlanan kamu kurumu niteliğinde meslek örgütü olan Türkiye Seyahat Acentaları Birliği olarak Sayın Bakanımızın bir televizyon programında dile getirdiği ve turizm sektörünün gündeminde yer bulan bazı hususlara açıklık getirmek zorunluluğu hasıl olmuştur.
Sayın Bakanımız Mehmet Nuri Ersoy, 8 Ekim 2019 günü katıldığı Fox Tv’de yayınlanan “İsmail Küçükkaya ile Çalar Saat” programında seyahat acentalarının merakla yasalaşmasını beklediği yeni Seyahat Acentaları ve Seyahat Acentaları Birliği Kanun Taslağı hakkında; “taslağın seyahat acentalarının bilgisi olmadan hazırlandığı, hatta yönetim kurulu üyelerinin dahi bilgisinin olmadığı, seyahat acentalarının üye olduğu derneklerle paylaşılmadığı” ile “seyahat acentaları açısından tekelci hükümler içerdiği, taslak yasalaşırsa bankaların mil programlarının bir gecede sona erdirilmek zorunda kalacağını” ifade etmiştir.
Sayın Bakanımızın açıklamalarında yer alan hususlarda, sehven olduğuna inandığımız, yoğun ve gergin tempoda unuttuğunu düşündüğümüz yanılgılar mevcuttur. Açıklamada yer alan ifadelerin düzeltilmemesi halinde Türkiye Seyahat Acentaları Birliği Yönetim Kurulunun yaptığı çalışmalarla ilgili ciddi ithamlar içermesi söz konusudur. Bu itibarla televizyon ekranlarından yapılan açıklamalar ile ilgili kamuoyuna bazı bilgileri vermek gereği doğmuştur. Böylece hem kamuoyunu aydınlatmak hem de kendisinin sehven olduğuna inandığımız ifadelerinin düzeltilmesine imkân sağlamak amacıyla aşağıdaki bilgileri değerli kamuoyu ile paylaşıyoruz.
KANUN TASLAĞI TÜRSAB VE BAKANLIK İŞ BİRLİĞİ İLE HAZIRLANMIŞTIR
Bakanlığımızda yasalaşması beklenen yeni Seyahat Acentaları ve Seyahat Acentaları Birliği Kanun Taslağı, Birliğimiz Hukuk Müşaviri, bazı yönetim kurulu üyeleri ve Bakanlığımızın Genel Müdür, Genel Müdür Yardımcısı, Daire Başkanı, Şef ve Danışman niteliğinde kadroları ile birlikte, ilki Eylül 2018’de olmak üzere; Şubat 2019’a kadar süren, her biri 8-10 saatlik 20’den fazla toplantı sonucu oluşmuştur. Bu hususun görmezden gelinmesi, hepsi kayıt altındaki bu çalışmalara katılan, hafta sonlarını bu çalışma için feda eden, gece yarılarına kadar Bakanlıkta taslağa katkı sunmak için gayret eden Bakanlığımızın Değerli Kadrolarına haksızlık etmek olacaktır.
Bakanlığımızın Değerli Yönetici Bürokratları ile birlikte yapılan çalışmalarda çeşitli Bakanlıklar ziyaret edilmiş, görüşleri alınmış, yapılan tüm çalışmalar büyük bir iş birliği içinde ve kayıt altında paylaşılmıştır. Ortaya konulan taslak, çalışmaya katılanların tamamınca benimsenen görüşler çerçevesinde oluşmuştur. Burada bir kez daha vurgulamak gerekirse, Bakanlığımızın en az beş, zaman zaman altı, yedi kişiyle katıldığı çalışmalarda ortaya çıkan taslak, televizyon ekranlarından belirtildiği gibi, TÜRSAB tarafından hazırlanmış bir taslak değil, ağırlıklı olarak Bakanlık Bürokratlarının yer aldığı çalışma grubunun hazırladığı taslaktır.
Bir hususu daha belirtmemek Sayın Bakanımıza haksızlık olacaktır: Kanun Taslağı ile ilgili çalışma grubu kendisinin talimatı ile oluşturulmuş ve çalışmalar kendisinin bilgisi dahilinde gerçekleşmiştir. Hatta zaman zaman taslakta yer alan hususlarla ilgili kendisi de eleştiri ve önerileri ile katkıda bulunmuştur.
KANUN TASLAĞI BİZZAT SAYIN BAKAN TARAFINDAN DERNEKLER DAHİL SEKTÖRE BEŞ AYRI TOPLANTIDA SUNULMUŞ VE TARTIŞILMIŞTIR
Kanun taslağı ile ilgili olarak Sayın Bakanımızın düzenlediği, toplantıya katılacakları belirlediği ve bizzat yönettiği biri Antalya’da, diğerleri İstanbul’da olmak üzere 5 toplantı gerçekleştirilmiş, bu toplantılarda Bakanlığımız yetkilileri kanun taslağını katılımcılara sunmuştur. Bu toplantılara, üye sayılarına ve çalışma alanlarına dahi bakılmaksızın sektördeki tüm dernek yöneticileri davet edilmiş, davet edilen dernekler birden çok kişi ile katılım göstermiştir.
Yapılan sunum ve ardından gerçekleşen tartışmalarda çok küçük bir iki husus dışında taslağın bir an önce yasalaşması temennisi herkes tarafından dile getirilmiştir. Bu toplantıların tamamında sunulan taslak katılımcılarca beğenilmiş, çalışmalar takdir edilmiş ve Bakanımız bu taslağın Haziran 2019’dan önce yasalaşacağı sözünü katılımcılara bizzat vermiştir.
KANUN TASLAĞI TÜRSAB TV DAHİL BİRÇOK MECRADA SEYAHAT ACENTALARINA SUNULMUŞTUR
Kanun taslağının içerdiği esaslar, taslakta yer alan düzenlemeler çeşitli mecralarda; toplantılarda, BTK üyeleri ve İhtisas Bakanlıkları ile TÜRSAB TV programlarında ise tüm kamuoyu ile paylaşılmış olup bu kayıtlar halen erişilebilir olarak Birliğimizin kamuoyuna açık arşivlerinde yer almaktadır.
Kanun taslağının metin olarak paylaşılmaması ise bizzat kendisinin önerisi ve tercihi olarak uygulanmıştır. Metin üzerinde doğacak tartışmaların taslağın yasalaşmasının önünde engel olacağını kendisi de yukarıda belirtilen toplantılarda katılımcılara bizzat ifade etmiştir. Kaldı ki Bakanlığımızın Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı ile ilgili çalışmasında kanun metninin sektör tarafından TBMM’ne sevk sonrasında öğrenildiği düşünüldüğünde Bakanlık nezdindeki taslakların paylaşılmamasının bizzat kendi iradesinin sonucu olduğu açıktır.
Görüldüğü üzere; Seyahat Acentaları ve Seyahat Acentaları Birliği Kanun Taslağı Sayın Bakanın ifade ettiği gibi TÜRSAB tarafından hazırlanarak Bakanlığa teslim edilen, kimsenin haberdar olmadığı bir çalışma değil, tam tersine Birliğimiz ile Bakanlık tarafından yoğun ve uzun bir çalışma ve iş birliği içinde hazırlanan, hatta bizzat kendisinin de katkılarını esirgemediği bir taslaktır. Öte yandan taslağın seyahat acentalarının bilgisi dışında hazırlandığı ve halen bilinmediği yönündeki ifadenin de hatalı olduğu açıktır. Bu itibarla sehven olduğuna inandığımız, gerçeği yansıtmayan ifadelerin düzeltilmesini umuyoruz.
KANUN TASLAĞINDA HAKSIZ VE HUKUKA AYKIRI HÜKÜMLER YER ALMAMAKTADIR
Televizyondan ifade edilen, taslakla ilgili “tekelci hükümler içeriyor” ifadesi de maalesef yine şanssız bir ifade olmuştur. Kendisi de iç turizm alanında seyahat acentalığı meslek erbabı olan Sayın Bakanımızın yoğun çalışma temposu içinde seyahat acentacılığından uzak kalması, diğer seyahat acentalarının yaşadığı sıkıntıları yaşamıyor olması nedeniyle olsa gerek, mesleğimize bakış açısında da sorun oluşmuştur. Seyahat acentacılığı faaliyeti, Sayın Bakanımız döneminde yürürlüğe giren Seyahat Acentaları Birliği Yönetmeliğinde tanımlandığı üzere; mesleki ticari işletme faaliyetidir. TÜRSAB, kanunla tanımlanmış bir mesleği ifa etme hakkına sahip olan seyahat acentalarını temsil eden ve Anayasada ifade edilen meslek örgütüdür. Bilindiği gibi, her meslek, kamu güvenliği için meslek erbaplarınca ifa edilir. Yani mesleki faaliyetlerde meslek erbapları açısından münhasırlık söz konusudur. Mesleki faaliyetleri seyahat acentası olmayan kişi ve kuruluşların yapmasının engellenmesinin “tekelcilik” olarak bizzat Bakan tarafından nitelemesi, kendisinin yoğunluk ve yorgunluktan kaynaklanan hatalı ifadesi olduğuna inanıyoruz. Bankaların seyahat acentacılığı yapmaları ya da ayrıcalıklı durumlarını kullanarak seyahat acentaları arasında haksız rekabete neden olan uygulamalarını korumak en son Kültür ve Turizm Bakanı’nın görevi olmalıdır.
Kanun taslağı, Bakanlığımız tarafından tüm ilgili Bakanlık ve kurumlara gönderilmiş, Bakanlıklardan taslağa ilişkin görüşler toplanmıştır. Bu görüşlerin içinde “tekelcilik” anlamında bir görüş ya da eleştiri mevcut değildir. Ayrıca kanunun seyahat acentaları ve tüm turizm sektöründe tekelleşmeye karşı hükümler taşıması Birliğimizin görüşlerine uygun olup, mevcut ticari tekelleşmeyle mücadele edilmesi gerekmektedir düşüncesindeyiz.
Yaşanan Thomas Cook olayında da görüldüğü üzere; olası başka iflaslarda yaşanabilecek sıkıntıları aşmak için, Türk tüketicilerin benzeri durumlarda sorun yaşamamaları için kanun taslağında yer alan düzenlemelere ihtiyaç, aciliyet kazanmıştır. Bu kadar önemli bir durum varken ve Thomas Cook olayında ülkemiz turizmcilerinin gördüğü zararlar konusunda da hatalı değerlendirmeler ve kararlar ortada iken Bakanlığın turizmcileri bırakıp bankaların çıkarlarının zedelenme ihtimali için kanunu bekletmesinin takdiri kamuoyunundur.
Sayın Bakanımızın ifade ettiği ve Birliğimizi itham edecek nitelikteki hatalı açıklamaların düzeltileceğine inanıyor, durumu kamuoyunun bilgisine sunuyoruz..
Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB)