Türkiye Seyahat Acentaları Birliği Başkanı Firuz Bağlıkaya, sektörde yaşanan son gelişmelerle ilgili olarak seyahat acentalarına yönelik bir video yayınladı.
Koronavirüs nedeniyle turizm sektörü tarihinin en büyük krizini yaşarken, devletten beklediği desteği alamayan seyahat acentaları sesini ilgili makamlara duyurmaya çalışıyor. Sosyal medya hesaplarından yayınladığı videoda birlik mesajı veren ve devlete hiçbir mali yük getirmeden seyahat acentalarının elini rahatlatacak talepleri bir kez daha yineleyen TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya, can pazarının yaşandığı bu dönemde TÜRSAB’ı ve TÜRSAV’ı güçsüzleştirme çabalarına karşı daha şiddetli tepkiler ortaya koymak yerine, mesleği ve ülkeyi ileriye taşıyacak konularla ilgilenmeyi daha doğru bulduklarını ifade etti.
Bağlıkaya, yayınladığı videoda şunları söyledi:
‘’İnsanlığın, tarihe geçecek büyük bir sıkıntıyla baş etmeye çalıştığı bu dönemde; bizler de önce sağlığımızı sonra da işimizi korumak, bu hengâmeden sağ salim çıkmak için çalışıp çabalıyoruz. Hedefimiz, sağlıklı günlere ulaşıldığında, işimize kaldığımız yerden devam edebilmektir. Bu kadar masum ve makul bir hedefe bile kolay ulaşılamayacağının bilincindeyiz. Sağlıklı ve güçlü ekonomi için turizmin ve turizmin lokomotifi olan seyahat acentalarının, yani mesleğimizin, ülkemizin geleceğinde önemli bir yer tutacağını görüyoruz.
İstihdamı hızlıca harekete geçirebilmek, bankacılık sisteminde hareketi sağlamak, turizm tesislerini bir an önce açabilmek, turizmin doğrudan etkilediği elliden fazla sektöre hayat vermek; öncelikle seyahat acentalarının etkin ve verimli çalışabilmesine bağlıdır. Seyahat acentaları olmadan ne tesisler dolar ne de havaalanları. Bu gerçeğin görülmesini ve gereken desteğin verilmesini sağlamak, en önemli, hatta tek hedefimiz.
TÜRSAB olarak, Birliğimize, Vakfımıza ve yönetim görevi üstlenen bizlere yönelik güçsüzleştirme çabaları karşısında tepkimizi daha şiddetli ortaya koymak yerine bu can pazarı döneminde ülkemizi ve mesleğimizi geleceğe taşıyacak konularla ilgilenmeyi daha doğru buluyoruz.
Bu nedenle hepimizin büyük sıkıntılarla boğuştuğu bu günlerde herkesin; tüm kurumların ve kişilerin, emek ve gayretlerini kişisel çıkar, duygu ve hedeflerden ziyade seyahat acentalarının ve mesleğimizin ayakta kalması yolunda harcaması gerektiğini düşünüyoruz.
Biliyoruz, mal ve hizmet piyasalarına sağlanan; kısa dönem çalışma ödeneği, SGK ve vergi benzeri yükümlülüklerde öteleme, KGF kapsamında kredi, kısa dönem çalışma gibi genel destekler, çok değerli olmakla birlikte, ağırlıklı olarak küçük ve orta ölçekli işletmeler olan seyahat acentaları için yeterli olamamaktadır. Ancak, devletimizin mali olarak daha fazla bir destek verememesi halinde bile yapılabilecek işler olduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle taleplerimizi devletimize mali yük getirmeyen hususlarla ilgili de, seslendirmeyi doğru buluyoruz.
Bu kapsamda hazırladığımız ve ilgili makamlara ulaştırdığımız çalışmalarımızı, sizlerle paylaşmak istiyoruz.
Seyahat acentalarının 2020 yıllık aidatlarının ödenmemesi; Seyahat acentası işletme belgelerinin devrinin mümkün olması ve işletme rehni ile kredi imkanı. Tüketici iptallerindeki gayrı adil uygulama ve düzenlemelerin değiştirilmesi. Havayolu, otel gibi işletmelerle olan sözleşmelerin kriz dönemine uygun hükümlere tabi olmasının sağlanması. Krizin süresini uzatmamak, her şeyin daha kısa sürede normale dönmesini sağlamak için pazarlama teşvik ve desteklerinin verilmesi
Bu taleplerin bir kısmı kısa sürede halledilebilecek niteliktedir.
TÜRSAB olarak bu taleplerimizi ilettiğimiz kurumlara bu konulardaki tüm çalışmalarımızı aktardık. Sizlere taleplerimiz ile ilgili detayları vermeye devam edeceğim. Gün uyumadan, yorulmadan çalışma günüdür. Hepinizi sevgi ve saygı ile selamlıyorum.’’
Koronavirüs nedeniyle turizm sektörü tarihinin en büyük krizini yaşarken, devletten beklediği desteği alamayan seyahat acentaları sesini ilgili makamlara duyurmaya çalışıyor. Sosyal medya hesaplarından yayınladığı videoda birlik mesajı veren ve devlete hiçbir mali yük getirmeden seyahat acentalarının elini rahatlatacak talepleri bir kez daha yineleyen TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya, can pazarının yaşandığı bu dönemde TÜRSAB’ı ve TÜRSAV’ı güçsüzleştirme çabalarına karşı daha şiddetli tepkiler ortaya koymak yerine, mesleği ve ülkeyi ileriye taşıyacak konularla ilgilenmeyi daha doğru bulduklarını ifade etti.
Bağlıkaya, yayınladığı videoda şunları söyledi:
‘’İnsanlığın, tarihe geçecek büyük bir sıkıntıyla baş etmeye çalıştığı bu dönemde; bizler de önce sağlığımızı sonra da işimizi korumak, bu hengâmeden sağ salim çıkmak için çalışıp çabalıyoruz. Hedefimiz, sağlıklı günlere ulaşıldığında, işimize kaldığımız yerden devam edebilmektir. Bu kadar masum ve makul bir hedefe bile kolay ulaşılamayacağının bilincindeyiz. Sağlıklı ve güçlü ekonomi için turizmin ve turizmin lokomotifi olan seyahat acentalarının, yani mesleğimizin, ülkemizin geleceğinde önemli bir yer tutacağını görüyoruz.
İstihdamı hızlıca harekete geçirebilmek, bankacılık sisteminde hareketi sağlamak, turizm tesislerini bir an önce açabilmek, turizmin doğrudan etkilediği elliden fazla sektöre hayat vermek; öncelikle seyahat acentalarının etkin ve verimli çalışabilmesine bağlıdır. Seyahat acentaları olmadan ne tesisler dolar ne de havaalanları. Bu gerçeğin görülmesini ve gereken desteğin verilmesini sağlamak, en önemli, hatta tek hedefimiz.
TÜRSAB olarak, Birliğimize, Vakfımıza ve yönetim görevi üstlenen bizlere yönelik güçsüzleştirme çabaları karşısında tepkimizi daha şiddetli ortaya koymak yerine bu can pazarı döneminde ülkemizi ve mesleğimizi geleceğe taşıyacak konularla ilgilenmeyi daha doğru buluyoruz.
Bu nedenle hepimizin büyük sıkıntılarla boğuştuğu bu günlerde herkesin; tüm kurumların ve kişilerin, emek ve gayretlerini kişisel çıkar, duygu ve hedeflerden ziyade seyahat acentalarının ve mesleğimizin ayakta kalması yolunda harcaması gerektiğini düşünüyoruz.
Biliyoruz, mal ve hizmet piyasalarına sağlanan; kısa dönem çalışma ödeneği, SGK ve vergi benzeri yükümlülüklerde öteleme, KGF kapsamında kredi, kısa dönem çalışma gibi genel destekler, çok değerli olmakla birlikte, ağırlıklı olarak küçük ve orta ölçekli işletmeler olan seyahat acentaları için yeterli olamamaktadır. Ancak, devletimizin mali olarak daha fazla bir destek verememesi halinde bile yapılabilecek işler olduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle taleplerimizi devletimize mali yük getirmeyen hususlarla ilgili de, seslendirmeyi doğru buluyoruz.
Bu kapsamda hazırladığımız ve ilgili makamlara ulaştırdığımız çalışmalarımızı, sizlerle paylaşmak istiyoruz.
Seyahat acentalarının 2020 yıllık aidatlarının ödenmemesi; Seyahat acentası işletme belgelerinin devrinin mümkün olması ve işletme rehni ile kredi imkanı. Tüketici iptallerindeki gayrı adil uygulama ve düzenlemelerin değiştirilmesi. Havayolu, otel gibi işletmelerle olan sözleşmelerin kriz dönemine uygun hükümlere tabi olmasının sağlanması. Krizin süresini uzatmamak, her şeyin daha kısa sürede normale dönmesini sağlamak için pazarlama teşvik ve desteklerinin verilmesi
Bu taleplerin bir kısmı kısa sürede halledilebilecek niteliktedir.
TÜRSAB olarak bu taleplerimizi ilettiğimiz kurumlara bu konulardaki tüm çalışmalarımızı aktardık. Sizlere taleplerimiz ile ilgili detayları vermeye devam edeceğim. Gün uyumadan, yorulmadan çalışma günüdür. Hepinizi sevgi ve saygı ile selamlıyorum.’’