Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) 36'ncı Grup Otelciler ve Konaklama Yerleri Meslek Komitesi, önceki günkü toplantısında, güvenli turizm Sertifikası'nın 30 oda ve üzeri sayıdaki konaklama tesisleri için zorunlu olmaktan çıkarılıp, isteğe bağlı hale dönüştürülmesi yönünde, Kültür ve Turizm Bakanlığı'na sunulmak üzere tavsiye kararı alarak ATSO Yönetim Kurulu'na gönderdi.
ATSO 36'ncı Grup Otelciler ve Konaklama Yerleri Meslek Komitesi tarafından alınan kararda sertifika programının turizm ve konaklama sektörü üzerindeki olumlu etkisinin beklenenin çok altında kaldığı belirtilerek, dünya genelinde birçok hava yolu ve konaklama sektöründe Türkiye'de de mecburi hale gelecek kişisel aşı sertifikası ve PCR test zorunluluğu uygulamasına dikkat çekilirken Türk turizminin geleneklerinden gelen temizlik, hizmet kalitesi ve misafirperverlikle bugünlere gelindiği de belirtilen kararda, ücretli olan sertifika programının zaten çok zor günler geçiren sektör için ek bir maliyet ve yük olduğu kaydedildi.
Aldıkları kararla ilgili yaptığı açıklamada rekabet edilen pazarların turizm stratejilerini, PCR testi veya aşı sertifikası ile turist kabul etmek üzerine kurduğunu belirten ATSO meclis üyesi Alp Özel Avrupa Birliği turizm komisyonlarında turizmin tekrar ayağa kalkması ile ilgili yapılan çalışmalarda aşı pasaportu uygulamasının kabul gördüğünü söyleyerek şunları kaydetti: ''Bizde de bu uygulamalar yeni başladı ve ilerliyor. Ülke olarak stratejimizi sertifikalı tesisler ve yine bu tesislerdeki personelin aşılanması üzerine kurduk. Bu sertifika işletmelerdeki genel kuralları içermektedir. Bizler yani Türk turizmcilerinin geleneklerinde var olan ve yıllar önce yarattığımız misafirperverlik ve temizlik olmazsa olmazımızdır. Bizler giderlerimizi kısarak ödeme kalemlerimizi azaltarak ayakta kalmaya çalışıyoruz. Gelinen noktada 'Güvenli Turizm Sertifikası' rutin ödenen bir kaleme dönüşmüştür. Bu kadar ödemeye bir de zorunlu tutulan 'Güvenli Turizm Sertifikası' ödemesi istemiyoruz. Bu sertifikayı kullanmak isteyen oteller de olabilir fakat genel talep zorunluluktan çıkarılması, isteğe bağlı hale getirilmesidir. Biz de üyelerimizden bu yönde gelen talepleri komite olarak inceledik. Komitemizde oybirliğiyle aldığımız kararla bu talebimizi Turizm Bakanlığı'na ilettik.''
ATSO 36'ncı Grup Otelciler ve Konaklama Yerleri Meslek Komitesi tarafından alınan kararda sertifika programının turizm ve konaklama sektörü üzerindeki olumlu etkisinin beklenenin çok altında kaldığı belirtilerek, dünya genelinde birçok hava yolu ve konaklama sektöründe Türkiye'de de mecburi hale gelecek kişisel aşı sertifikası ve PCR test zorunluluğu uygulamasına dikkat çekilirken Türk turizminin geleneklerinden gelen temizlik, hizmet kalitesi ve misafirperverlikle bugünlere gelindiği de belirtilen kararda, ücretli olan sertifika programının zaten çok zor günler geçiren sektör için ek bir maliyet ve yük olduğu kaydedildi.
Aldıkları kararla ilgili yaptığı açıklamada rekabet edilen pazarların turizm stratejilerini, PCR testi veya aşı sertifikası ile turist kabul etmek üzerine kurduğunu belirten ATSO meclis üyesi Alp Özel Avrupa Birliği turizm komisyonlarında turizmin tekrar ayağa kalkması ile ilgili yapılan çalışmalarda aşı pasaportu uygulamasının kabul gördüğünü söyleyerek şunları kaydetti: ''Bizde de bu uygulamalar yeni başladı ve ilerliyor. Ülke olarak stratejimizi sertifikalı tesisler ve yine bu tesislerdeki personelin aşılanması üzerine kurduk. Bu sertifika işletmelerdeki genel kuralları içermektedir. Bizler yani Türk turizmcilerinin geleneklerinde var olan ve yıllar önce yarattığımız misafirperverlik ve temizlik olmazsa olmazımızdır. Bizler giderlerimizi kısarak ödeme kalemlerimizi azaltarak ayakta kalmaya çalışıyoruz. Gelinen noktada 'Güvenli Turizm Sertifikası' rutin ödenen bir kaleme dönüşmüştür. Bu kadar ödemeye bir de zorunlu tutulan 'Güvenli Turizm Sertifikası' ödemesi istemiyoruz. Bu sertifikayı kullanmak isteyen oteller de olabilir fakat genel talep zorunluluktan çıkarılması, isteğe bağlı hale getirilmesidir. Biz de üyelerimizden bu yönde gelen talepleri komite olarak inceledik. Komitemizde oybirliğiyle aldığımız kararla bu talebimizi Turizm Bakanlığı'na ilettik.''